Çiftçi kesiminin bu konuda ciddi şekilde muzdarip olduğunu söyleyen Yapıcıoğlu, "Çok astronomik ceza ve faturalar dolayısıyla çiftçi bu paraları ödeyemeyeceğini, ödenmesinin de imkân dahilinde olmadığını bizlere belirttiler. Tarım arazileri bu şekilde sulandığı sürece bu tartışmaların bitmeyeceği anlaşılıyor. Daha önce de söylediğimiz gibi GAP'ın enerjiyle ilgili kısmı bitirildi ama sulamayla ilgili projenin şu ana kadar bitirilememiş olmasının yan etkileri, sonuçlarıdır bunlar. Eğer bu araziler baraj sularıyla, cazibeyle ya da daha az bir elektrik masrafıyla sulansaydı bu sorunları belki yaşamayacaktık." şeklinde konuştu.
Zirai faaliyetlerde artan maliyetlere dikkat çeken Yapıcıoğlu, "Bu bölgede de yoğun bir şekilde mısır ekimi var. Mısır da çok su isteyen bir ürün. Bu sene geçen yıla göre yaklaşık yüzde 5 artışla bir mısır fiyatı açıklandı. Toprak Mahsulleri Ofisi mısırı 6 liradan alacağını açıkladı. Halbuki çok derin olmayan bir suyu çekmek suretiyle sulanan mısırda bile maliyet bu açıklanan rakamın üzerindedir. 1 kilogram mısırın maliyeti eğer arazi kira ise su çok daha yüzeye yakın bir yerden çıkarılsa bile bu fiyat maliyetleri karşılamaya yetmiyor. Dolayısıyla eğer kurak geçen yıllardan sonra çok su isteyen bu ürünün bölgede yetiştirilmesi istenmiyorsa başka bir yol, başka bir politika izlenmeli ve çiftçiye alternatif ürünler yetiştirilmesi için yol gösterilmelidir." diye belirtti.
Yapıcıoğlu, "Elektrik faturaları bu kadar derinden çekilen suları elektrik enerjisiyle çekip tarla sulaması devam ettiği müddetçe çiftçinin cebinde bir şey kalmayacak ya da çiftçi başka bir yol denemek suretiyle belki bu sefer daha büyük cezalar kaçak elektrik kullanma cezası gibi cezalarla yüz yüze kalacaktır. Hükümete çağrımız; evet şu anda belki pek çok yatırımın, projenin ödenek yokluğundan dolayı durdurulabilmesi söz konusu iken özellikle üretime yönelik yatırımların hız kesmeden devam etmesi ve öncelikle bu gibi yatırımların bitirilmesi gerekir." diye kaydetti.
Tarımın ve gıda ürünlerinin çok stratejik birer sektör olduğunu, Türkiye'nin gıda maddelerinin üretiminde kendi kendine yeten bir ülke olarak kalmasının kaçınılmaz olduğunun altını çizen Yapıcıoğlu, bu nedenle çiftçinin çok kıymetli bir hazine gibi korunması gerektiğini söyledi.
Yapıcıoğlu, "Çiftçi; toprağını boş bırakmamalı, toprağını ekip biçmekten korkmamalı, yetiştirdiği ürünün elinde kalmasından ya da onu zararla satacağından endişe etmemelidir. Her hal ve şart altında bu topraklar ekilmeli ve çiftçinin insanca bir hayat sürebileceği gelire ulaşabileceği şekilde tarım politikası belirlenmelidir. Yanlışlar acilen giderilmelidir. Özellikle de suyla buluşması gereken topraklar için gerekli yatırımlara hız verilmelidir." şeklinde konuştu.
Gündeme ilişkin yaptığı değerlendirmeler sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Yapıcıoğlu, yaklaşan yerel seçimlerde ittifak konusu, siyasette muhalefetin rolü ve tutumu, faiz sisteminin getiri-götürüsü, kayyum uygulamaları ile Kürt meselesine ilişkin konuştu.
"YEREL SEÇİMLERE KENDİ BAŞIMIZA GİRECEKMİŞİZ GİBİ HAZIRLANIYORUZ"
Yerel seçimlerle ilgili de konuşan Yapıcıoğlu, "Biz yerel seçimlere kendi başımıza girecekmişiz gibi hazırlanıyoruz. Fakat bu 'Mutlaka kendi başımıza gideceğiz, herhangi bir ittifak olmayacak' demek değildir. Şartlar oluşursa ittifak ile de girebilir, bir ittifak içerisinde yer alabiliriz. İttifakın şekli ve kapsamı ne olur, sadece bazı yerlerde mi yoksa ülke genelinde mi olur onu zaman ve şartlar belirleyecek." dedi.
Halkın gündemi ile siyasetin gündeminin örtüşmediğini, çok farklı gündemler olduğunu söyleyen Yapıcıoğlu, "Herkes kendi gündemini toplumun gündemine taşımaya çalışıyor. Toplumun gündeminde olmayan bazı şeyleri ısrarla ve sürekli olarak tekrar etmek hiçbir partiye bir şey kazandırmaz. Vatandaş da kendi gündeminden kopuk olan siyasete zaman zaman bazı uyarılar verir, bazen sarı kart gösterir, eğer yetmezse kırmızı kartta da bu dönüşebilir. Biz diyoruz ki bütün ehl-i siyaset bütün siyasi partiler vatandaşın gündemini kendisine gündem etmeli ve sorunlara gerçekçi çözümler üretmek noktasında yeri geldiğinde belki ortaklaşmalı birlikte hareket edebilmelidir. Siyaset sorunlara çözüm bulma sanatıdır." ifadelerini kullandı.
Muhalefetin görevinin sadece eleştirmek değil aynı zamanda yol göstermek olduğunu söyleyen Yapıcıoğlu, "Seçimler yapıldı. Eğer bir aksilik veya olağanüstü bir durum olmazsa bir dahaki genel seçim 5 yıl sonra yapılacak. Dolayısıyla şimdiden 5 yıl sonraki seçimlerin yapılacağı gerçeğini unutarak üç beş ay sonra yapılacakmış gibi eleştirmek, topluma bir şey kazandırmaz. İktidara yolu göstermek, yapmış olduğu yanlışları gösterip doğrusunun da ne olması gerektiğini de beraberinde söylemek ve yanlış yaptığı noktalarda iktidarı doğruya yönlendirmek millete bir hizmettir. Hizmet sadece iktidardayken yapılmaz bu şekilde de hizmet edilebilir." diye belirtti. MEHMET TAHİR AKGÜL
HÜDA PAR Batman Milletvekili Serkan Ramanlı köy ziyaretleri kapsamında Hasankeyf köylerini ziyaret ederek halkın sorun ve taleplerini dinledi.
Tarım İl Müdürlüğü Gıda ve Yem Şubesi bünyesinde kurulan gıda denetim ekipleri ile ilimizde kayıtlı yaklaşık 2450 Gıda İşletmesinde yapılan denetimler devam ediyor.
Batmanlı Siyasetçi, HÜDA PAR Genel Başkanı Zekeriya Yapıcıoğlu, "Mutlaka müfredatımızı sil baştan gözden geçirecek bir eğitim devrimine ihtiyacımız var. Biz önce insan yetiştirmeliyiz." dedi.
Milletvekili Ferhat Nasıroğlu, yeni eğitim binasına taşınan Halk Eğitimi Merkezi Müdürlüğünü denetleyip yapılan çalışmalar hakkında bilgi aldı.
Valilik, mülki idare amirleri adına para talebinde bulunarak vatandaşları dolandırmak isteyenlere karşı uyarıda bulundu.
TBBDF (Türkiye Bocce Bowling ve Dart Federasyonu) Batman İl Temsilciliği Dart Turnuvası’nı gerçekleştirdi.
|